Pedalla Türkiye 66.Gün ( Antalya – Finike )

Bisiklet Dostları ile

17 Temmuz 2007 Antalya – Finike

Bugün 3 kişi pedallayacağız, benim için keyifli bir gün olacak. Saat 5:20’de uyanıyoruz ve kahvaltımızı yapıyoruz. ender Abi ile artık yola hazırız. Yola çıkıyoruz ve Konur ile buluşuyoruz. Artık tam anlamı ile yola koyulabiliriz. Lara plajının yanından salınarak Antalya içinde pedal çeviriyoruz. Saat 7:00 olmadan Antalya’yı çıkıyoruz ve geride bırakıyoruz. Buradan sonra inişler ve çıkışlarda başlıyor.

Güzergâhımızda bulunan ilk ilçe Kemer’e 33 km yolumuz var daha.

Keyifle ilerliyoruz ve küçük bir dalma çıkmadan sonra karşımıza tünel çıkıyor. Trafiği yoğun olan yolda ilk tüneli kullanmıyoruz ve yanından giden eski yolu tercih ediyoruz. Tabi artık yol deniyorsa. 🙂

Burasıda tünel girişi…

Burada bulunan bir anıt üzerinde yazanları sizlerle paylaşmak istiyorum.

” Bir heyelan neticesinde dağın birbirinden kopmasıyla iki üyemiz şehit oldu. Karayolcunun amansız ve talihsiz kaderine eklenen ilgili üyelerimize Yüce Allah’tan rahmet dileriz. Nur içinde yatsınlar. 15.6.1972 Yol İş Sendikası Antalya

Manavgat, 1939 Doğumlu İsmail Şahin ve Korkuteli, 1948 Doğumlu Mehmet Uğurcu”

Buradan sonra yolumuza devam ediyoruz ve Kemer’e kadar fotoğraf çekemiyorum. Tabi bu arada bir tünel daha geçiyoruz. Bu tünel diğerine göre daha kısa ve yanında yol olmadığı için içinden geçiyoruz. Biraz tehlikeli, dikkatli olmak gerekiyor.

Saatim 8:39’u gösterdiği sırada Kemer’e giriş yapıyoruz. İlçe merkezine girip oradan devam ediyoruz yolumuza.

Kemer içinde keyfe keder pedallıyoruz ve çıkışa kadar bu şekilde devam ediyoruz. Yol üzerinde birkaç noktada çay içiyoruz ve tekrar anayola çıkıp Kumluca’ya doğru çeviriyoruz pedallarımızı. Kumluca’ya 48 km var ve yol epey inişli çıkışlı. Tabi bu deni epey terletiyor ve bende hemen formayı çıkartıp atıyorum üzerimden. Böyle daha serin ve daha keyifli.. 🙂

Yine yol üzerinde dinlenmek için bir tesise giriyoruz. Bu molaları sıcak nedeni ile sıklaştırıyoruz. 🙂

Tahtalı dağı manzarasında pedal çevirmeye devam ediyoruz. Bir an olsun bu manzara karşısında sıcağı unutsakta, rampalar buna pek izin vermiyor.

Bir iniş, bir çıkış… 🙂 Kumluca’ya 38 km yolumuza kalmış.

Arada bir fotoğraf çekmek için durduğumuz molalar dinlenmemiz için süper bir bahane. 🙂

Artık terler gözlerime dolmaya başladı ve yakıyor gözlerimiz içini. Suratımız, tipimiz, herşeyimiz dağılmış durumda. 🙂 Yemek molası için uygun bir yer kolluyoruz.

Kumluca’ya 28 km kaldı, sıcakla cebelleşerek yolumuza devam ediyoruz. Bu zorlu rotada Ender Abi ve Konur’un yanımda olması çok iyi oldu.

Çıkışların ardından inişler bu kadar güzel olur ancak. Tabi hemen inmiyoruz ve inecek olmamızın tadını çıkartıyoruz. 🙂

Bu güzel inişin sonunda Ulupınar köyüne ulaşıyoruz. Burada sağlı sollu balık tesisleri bulunuyor. Hemen dişimize göre olan bir tesise giriyoruz. Tabi oturmadan önce kısa bir pazarlık yapıyoruz. 🙂 Eee bisikletçiyiz abi, ne kadar az para harcarsak o kadar çok yol gideriz. 🙂

Güzel bir pazarlıktan sonra balıklarımızı sipariş ediyoruz. Tabi öncesinde gelen masa üstü dolusu mezelerimizi tadıyoruz. Balıklar geldikten sonra ise onlara odaklanıyoruz. Kiremitte lezzetli alabalık.. 🙂

Hiç birimiz affetmiyoruz bu güzel lezzeti, çok açız çünkü. Belli olmuyor mu halimizden 🙂

Yemek yediğimiz mekan ise süper bir yer. Bu kadar sıcak havada serin yerde oturuyoruz. Ağaçların gölgesi ve altımızda akan su. 🙂 Değmeyin keyfimize, hiç devam edesim gelmiyor bu güzellikten sonra. 🙂

Yemeklerimiz yedik biraz muhabbet ve dinlenme. Kumluca’da bulunan bisiklet dostumuz Muharrem Abiye ulaşmaya çalışıyoruz. Eğer müsait ise kıs bir ziyaret etmeyi istiyoruz. Tabi aynı zamanda Kumluca’da benimde Erzincan’dan bir arkadaşım bulunuyor. Onuda görmek istiyoruz. Her ikisi ile telefonlaşıyoruz ve tekrar yola çıkmaya hazırlanıyoruz.

Yoldaşım her daim hazır, yeter ki sen pedalını çevir. 🙂

Yemek molası saat 13:00 gibi bitiyor ve tekrar yola çıkıyoruz. Çok geçmeden Çıralı – Olympos kavşağına geliyoruz. Tabi girip görmek istiyorum ama planıda bozmak istemiyoruz. Ayrıca kısa ve düzde değil yolu. O kadar rampayı indikten sonra tekrar çıkmak hiç işime gelmiyor. İleride birgün gelir görürüm diyerek Kumluca’ya doğru devam ediyoruz yola.

Fotoğraf molası… 🙂

Rampayı tırmanıyoruz yavaş yavaş… Acelemiz yok, yolun keyfini çıkartmalıyız.

Kumluca’ya 18 km kalmış.

Kumluca ilçesi ayaklarımızın altında. Buradan sonra Kumluca’ya kadar inişe geçeceğiz. Toplam 9 km kadar. 🙂

İnişe geçiyoruz ve ilk gördüğüm tabelada zorla durduruyorum bisikletimi. Derdim, hatıra olsun. 🙂

Tabi buradan sonra durmadan Kumluca girişine kadar iniyoruz. Kumluca’ya vardığımızda saat 14:28’i gösteriyordu.

Buradan merkeze doğru ilerliyoruz ve Muharrem abi ve arkadaşım Fatih’e haber veriyoruz. Hep birlikte kaymakamlığa doğru gidiyoruz. Muharrem abi orada çalışıyor. Çok geçmeden varıyoruz.

Hemen görüşüyoruz ve birbirimizi hiç ilk defa görmemiş gibi muhabbete tutuluyoruz. Bisiklet dostluğu bu işte. Soğuk sodalarımızı yudumladıktan sonra Fatih’de geliyor. Birazda onunla hasret giderip muhabbet ediyoruz. Türkiye’nin bir ucunda Erzincan’lı hemşehrim ile buluşmak çok güzel gerçekten.

Bir saat kadar vakit geçirdikten sonra artık ayrılma vaktimiz geliyor. Biz Finike’ye doğru devam edeceğiz.

Hep birlikte hatıra fotoğrafı çekiliyoruz. Hemen sıralayım; Sevgili Fatih Karaaslan, ben, Sevgili Muharrem Karadağ, Sevgili Ender Alıcıoğlu ve son olarak ise Sevgili Konur Koldaş…

Buradan sonra vedalaşarak yola çıkıyoruz. O hızla Finike’ye 8 km yolumuz kalmış. 🙂 Tabi Kumluca – Finike arası düz olduğu için akıyoruz resmen.

Saatim 16:45’i gösterdiği sırada Finike’ye giriş yapıyoruz. Burada ise Konur’un halasının evi var ve boş olduğu için orada kalacağız. Hemen eve gidiyoruz ve yerleşiyoruz. Bisikletlerimizi ise ikinci katta bulunan evin balkonuna çıkartıyoruz. 🙂 Eee gözümüz arkada kalmasın.

Güzelce yerleştikten sonra hep birlikte Finike’yi gezmeye çıkıyoruz. Sizi Finike manzaraları ile baş başa bırakayım ben en iyisi. 🙂

Bellerine kadar giydikleri çizmeler ile deniz içinde balık tutuyorlar.

Gezintimiz süper geçiyor, bu güzel yerde oturup bir süre denizi izliyoruz.

Finike’nin simgesi olan portakal. 🙂 Tabi üzerinde yazılar yazmazsak birşeyler eksik kalırdı. 🙂 Böyle şeylerde aşkı ilan etmek ne mantık acaba?

Bu güzel gezintinin ardından markete gidiyoruz ve akşam için biraz alışveriş yapıyoruz. Sonrasın eve gidiyoruz ve dinlenmeye koyuluyoruz. Bugün epey yorucu geçti. Ender Abi ve Konur yarın burada kalacaklar ve ertesi gün Antalya’ya dönecekler bisikletleri ile. Konur Olympos’a gidecek ama Ender Abi ise Antalya’ya kadar pedallayacakmış.

Güzel günün akşamıda çok güzel geçiyor. Eğleniyoruz ve harika vakit geçiriyoruz. Televizyon seyrinden sonra saat 22:30 gibi uykuya dalıyoruz.

Yol Bilgileri

Antalya’dan Finike’ye gitmek için D400 yolunu takip ediyoruz. Kemer ve Kumluca’dan sonra Finike’ye ulaşılıyor. Ama yol epey inişli çıkışlı. Bu nedenle de yorucu. Güzergah üzerinde iki adet tünel bulunuyor. Buralardan geçerken dikkatli olmakta fayda var. Bunların dışında ise yolun trafiğide çok yoğun. Yol  geniş ama bunada dikkat edilmeli. Toplam rota ise 110 km dolaylarında.

Gün Toplam Km: 112,92 | Ort. Hız: 19,2 | Max. Hız: 58,3 | Bisiklet Kullanma Süresi: 05:58:19

Tur Toplam Km: 4965,28

66.Gün Harita ve Yükselti Tablosu (Antalya-Finike); Haritayı büyütmek için lütfen üzerine tıklayınız?

Sevgi ve Saygılarımla…